Benim tek tanecik, biricik bir oğlum var, biliyorsunuz. 1.
sınıfa gidiyor. Zaman zaman haylazlık yapsa da her anne gibi o da benim
değerlim… Bazen 1 yaşında bebek gibi davranıp beni kızdırır bazen de 40 yaşında
insanın kalbinden ve dilinden dökülebilecek sözler çıkar ağzından… Bunları not
ediyorum uzun zamandır, büyüdüğünde hayatın acımasızlıklarıyla tanışıp
boğuşurken okuduğunda o gül yüzünde kırk gram tebessüm oluşsun diye...
Ama bu akşam karşılaştığım şey kısa bir not alarak
geçiştirebileceğim bir şey değildi. Yazmak istedim. Senenin başında, okumayı
öğrenecek heyecanıyla aldığımız ilk çantasını ve kalemliğini yıkamak için içini
boşalttım. Defter, kalem, bozuk para cüzdanı, buruşmuş kâğıtlar, boyalar…
İçinde bir şey kalmasın diye elimi son kez çantanın içine daldırdığımda parmaklarım
onunla buluştu. Taşınırken Kuran-ı Kerim’leri kolilere koymam. Arabada ayrıca
taşırız. Bu küçük Kuran-ı Kerim de
arabada kalmıştı. Oradan almış. Çantasına koymuş. Günlerce taşımış.
1.sınıf öğrencisinin çantasından iki cihan sultanının göklerden
getirdiği kitabı taşıması o kitabı göndereni, o kitabı getireni ve o kitabın ta
kendisini ne kadar çok sevdiğinin işaretiydi. Onun karnımdaki ilk hareketlerini
hissettiğim andan beri en büyük duam bu sevginin kalbine dolmasıydı. Zaman
zaman içindeki Allah ve Peygamber sevgisini sözleriyle yansıtıyordu. Bunu
davranışlarıyla da göstermeye başlamasının beni ne kadar mutlu ettiğini
bilemezsiniz.
Her anne babanın çocuğu ile ilgili çeşitli idealleri ve
belki bazen ütopyaları vardır. Kimisi çocuğunun üst düzey bir bürokrat, kimisi
Allah’ın rızası için yaşayan iyi bir kul, kimisi idealist ve gözü kara bir
sosyalist, kimisi sadece bir bilim dehası yetiştirmek ister ve bence rüştünü
ispatlayıp kendi kararlarını verecek yaşa gelene kadar herkes çocuğunu istediği
gibi yetiştirmekte hürdür. Örnekleri çoğaltmak da tabii ki mümkündür.
Okumayı, yazmayı, toplama, çıkarmayı öğrendi, er geç
öğrenecekti, eğitim hayatı boyunca daha da çok şey öğrenecek ama öğrenmesi
gereken en önemli, en hayati bilgi benim için buydu. Hayatına rehberlik edecek
en önemli kılavuz olduğuna emin olduğum Kuran-ı Kerim eğer gerçekten içine
işlediyse bundan sonra oğlumla ilgili hayata dair hiçbir endişem kalmaz.
İnşallah bu böyledir. İnşallah son nefesini verene kadar Kur’an ve sünnet
çizgisinden ayrılmadan yaşayan bir evlat yetiştirmek nasip olur bana ve isteyen
herkese…
Görüşmek üzere…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yukarıdaki yazıyla ilgili yorumunuzu alayım : )